Hepimizin dönem dönem söylemleri:
- Kilo vermek istiyorum.
- Çok kilo almıştım. Verdim aslında, ama tekrar fazlasıyla geri aldım.
- Dizlerim çok ağrıyor, kilo vermem gerek.
Doğru söylem: Sağlıklı beslenme nedir? Sağlıklı beslenmek istiyorum.
Kiloyu takmadan sağlıklı beslenmeye geçersek zaten bir süre sonra kiloyu da veririz.
Ama hep koşturmaca içinde hızlı hızlı bir şeyler yapma telaşesinde olduğumuz bir hayat yaşarken kiloyu da hızlıca verip kurtulma “stresi” ile ilerliyoruz. Stresle kilo verip sonra aklımızdaki ideal kiloya gelince verdiğimizin iki katını geri alıyoruz. Halbuki vücutta stres oluşturmadan sağlıklı beslenmeye geçiş yaparak kalıcı beslenme değişikliği ile sağlıklı kilomuzu bulabiliriz.
Belki kafamızdaki ideal kilomuzun bizim için ideal olmadığını da fark ederiz. Vücudumuzun ne istediğine kulak verip onun yönlendirmesi ile ilerleriz. Kilo vermeden önce yaşamımıza egzersiz de ekleyip sağlıklı kaslara kavuşuruz. Kendi iç sesimizi dinleriz.
Stres zaten baş düşmanımız. Uyum sağlayabileceğimiz beslenme programı önemli.
Yapay gıdalardan uzak, hamur işi, meyve dahil şekerli gıdaları azaltarak, öğünlü beslenerek, geç saatte yemek yemeyerek, beslenmemize et suyu ve turşuları ekleyerek, size iyi gelmediğini fark ettiğiniz gıdaları azaltarak, ne kadar süre aç kalabildiğimizi bilerek aç kalma sürelerimizi buna göre ayarlayarak….
Tabi bu da ayrı bir eğitim süreci. Yavaş yavaş, içselleştirerek, sindirerek. Zamana yayarak rutinimize yedirirsek kolay. Yapabiliriz. Aşırı kısıtlı diyetler yapıp bozup tekrar tekrar vücudumuzu mahvediyoruz. Diyet bitince verilen kiloların hepsi katlanarak geri geliyor. Kazançlı çıkacağız derken kaybımız çok oluyor. Psikolojik stres ayrı yük oluyor: hem vermeye uğraşırken stres oluyoruz hem de başarısızlığın verdiği stres. Her halükârda vücudumuzun dengesi bozuluyor.
Bu yaşamda bize gereken zaten sağlıklı beslenmek. Sağlıklı beslenmek demek hem sağlıkta kalmak hem de genç kalmak demek.
Haydi sağlıklı beslenmeye geçiş yapalım.
Sağlıkta buluşalım.